
Suriye Devlet Başkanı Ahmed Şara, Suriye’de geçtiğimiz hafta hükümet güçleri ile Nusayri halkı arasında 4 gün süren çatışmalara ve yaşanan sivil can kayıplarına ilişkin İngiliz haber ajansı Reuters’a röportaj verdi.
Şara, katliamı başlatanların yabancıların desteğini alan Esad yanlısı gruplar olduğunu iddia ederken, Şam’a bağlı birlikler tarafından intikam cinayetlerinin de yaşandığını ifade etti. Şara, “Suriye bir hukuk devletidir. Hukuk herkes için işleyecektir. Biz mazlumları savunmak için savaştık ve haksız yere kimsenin kanının dökülmesine izin vermeyeceğiz. Kan dökenlerin, en yakınlarımız bile olsa cezasız kalmalarına izin vermeyeceğiz” dedi.
“Yaşananların sorumlusu eski rejim yanlıları ve yabancı güçler”
Şara, yaşanan şiddet olaylarının sorumlusunun Esad’ın kardeşi Mahir Esad’a bağlı 4. Tümen mensubu eski rejim yanlıları ve yabancı güçler olduğunu ifade etti. Ülkede kargaşa çıkarmayı ve toplumsal bölünme oluşturmayı amaçlayan söz konusu grupların perşembe günü çatışma çıkardıklarını söyleyen Şara, buna karşılık birçok grubun Suriye kıyılarına girdiğini ve birçok ihlalin yaşandığını kabul etti.
Şara, “Bu, yıllardır bastırılmış husumetler için bir intikam fırsatına dönüştü” dedi. Suriyeli lider, ülkede durumun büyük ölçüde kontrol altına alındığını belirtti.
Olaylara dahil olan yabancı gücün kaynağını belirtmeyen Şara, “Suriye’de ortaya çıkan yeni durumdan zarar gören taraflardan” bahsederek dolaylı yoldan İran’a gönderme yaptı.
“İncelemeler Alevilerin de dahil olduğu bağımsız komite tarafından gerçekleştiriliyor”
Çıkan çatışmalarda güvenlik güçlerinden 200 kişinin hayatını kaybettiğini açıklayan Şara, toplam ölü sayısına ilişkin incelemelerin devam ettiğini söyledi. Şara, incelemelerin Alevilerin de dahil olduğu bağımsız bir komite tarafından gerçekleştirildiğini ve sorumluların 30 gün içinde adalet karşısına çıkarılacağını ifade etti.
Şara, ABD Başkanı Donald Trump’ın göreve gelmesinden bu yana ABD yönetimiyle temaslarının olmadığını belirtirken, Washington yönetimine Esad döneminde Suriye’ye uygulanmaya başlanan yaptırımları kaldırma çağrısını yineledi.
Ülkenin güvenlik ve refahının ABD yaptırımlarının kaldırılmasına doğrudan bağlı olduğunu ifade eden Şara, “Bize yönelik yaptırımlar yürürlükteyken ülkemizde güvenliği sağlayamayız” dedi. Trump yönetimi ile neden temas kurulmadığı sorulan Şara, “Suriye dosyası, ABD’nin öncelikleri arasında yer almıyor. Bu soruyu onlara sormalısınız. Suriye’nin kapıları açık” ifadelerini kullandı.
“Rusya ile derin stratejik ilişkileri muhafaza etmek istiyoruz”
Şara, ülkedeki iç savaş döneminde Esad rejimini destekleyen Rusya ile eski anlaşmaları yeniden gözden geçirme konusunda anlaştıklarını ifade etti.
Şara, Rusya’nın Tartus Deniz Üssü ve Hmeymim Hava Üssü’ne ilişkin taleplerini de değerlendirerek, “Suriye ile Rusya arasında bir çatlak olmasını istemiyoruz. Rusya’nın Suriye’deki mevcudiyetinin dünyadaki herhangi bir ülke için tehlike ve tehdit oluşturmasını da istemiyoruz. Suriye ve Rusya arasındaki derin stratejik ilişkileri muhafaza etmek istiyoruz” dedi.
Rusya ile ilişkilere önem verdiklerini ifade eden Şara, “Öyle ki kurtuluştan sonra aramızda görüşmelere ve diyaloğa yer açmak için Rus bombardımanlarına katlandık ve onları doğrudan hedef almadık” diye konuştu.
Şara, Moskova’dan Beşar Esad’ın Suriye’ye teslim edilmesini isteyip istemediği yönündeki soruya ise cevap vermedi.
İsrail’i eleştirdi
Şara, güneyde ülkesinin topraklarını işgal eden İsrail’den gelen kendisine yönelik eleştirileri ise reddetti.
Şara, İsrail Savunma Bakanı Israel Katz’ın kendisini “sivil halka karşı korkunç eylemler gerçekleştiren El-Kaide ekolünden bir terörist” olarak nitelendirdiği açıklamasının, “saçmalık” olduğunu ifade etti.
Şara, İsrail’in son 18 ay içinde Gazze ve Lübnan’da on binlerce kişiyi öldürdüğüne dikkat çekerek, “Bu konuda konuşabilecek en son kişi onlar” dedi.
İngiltere merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi, hükümet güçleri ile Esad yanlısı unsurlar arasında yaşanan çatışmalarda 973 Alevi sivilin yaşamını yitirdiğini aktardı.
Kaynak: Timetürk
Bir yanıt bırakın